Okan Bayülgen ve Uğur Dündar televizyonda reyting skandalını yorumladı

TVAKTUEL.com ÖZEL HABER – Okan Bayülgen'in TV 8'de perşembe akşamı yayınlanan Muhabbet Kralı programının başında usta televizyoncu Uğur Dündar ile reytingte şike skandalları üzerine konuştu.

UĞUR DÜNDAR VE OKAN BAYÜLGEN'DEN RATİNG SKANDALI DEĞERLENDİRMESİ
1. VİDEO İÇİN TIKLAYIN

Programa telefon bağlantısıyla katılan Uğur Dündar ilginç açıklamalarda bulundu. Dündar, AGB'nin rating ölçümleriyle ilgili olarak kendisinin 89-90 yıllarında TRT'de Hodri Meydan programını yaptığı ve ilk özel televizyon Star'ın açıldığı dönemde bir araştırma içine girdiğini söyledi.

OKAN BAYÜLGEN VE UĞUR DÜNDAR'DAN RATİNG SKANDALI YORUMLARI
2. VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

UĞUR DÜNDAR'DAN İLGİNÇ AÇIKLAMALAR
Rating operasyonundan 6 ay önce kendisini bir yapımcının aradığını ve rating ölçümleriyle ilgili dudak uçuklatacak şeyler söylediğini ifade eden Uğur Dündar, “Bundan 6 ay önce beni bir yapımcı aradı ve öyle şeyler anlattıki bu ratinglerle ilgili, kendimi uzayda yaşıyormuş gibi hissettim, dudak uçuklatan şeyler söyledi. İstanbul'un çok dürüst emniyet müdürü var, ekibi de deneyimli sen bana bunları anlatmak yerine git emniyete ve savcılığa ihbar et, böylece ak kara ortaya çıksın, insanlar şaibe altında kalmaktan kurtulsun. Kim şaibeyle rating elde ediyor, kim bileğinin hakkıyla rating elde ediyor, bunları bilelim dedim. Ve nitekim bugün bu operasyon ortaya çıktı. Bu operasyonun hayırlı olduğuna inanıyorum” dedi.

Programın açılışında rating skandalı hakkında konuşan Okan Bayülgen, izleyicinin güveninin sarsıldığını ve güveni tekrar kazanmak için büyük kanalları bu konuyla ilgilenmeye ve araştırmaya davet etti. 

MUHABBET KRALI OKAN BAYÜLGEN VE UĞUR DÜNDAR'DAN RATİNG SKANDALI YORUMLARI
3. VİDEO İÇİN TIKLAYIN

BAYÜLGEN'DEN RATİNG'LE İLGİLİ VARSAYIM

Okan Bayülgen bir varsayım olarak nitelendirdiği ratingle ilgili yorumlarını da programda anlattı.
Bayülgen skandalla ilgili;
“Bu rating söylentiler ayyuka çıktığı geçtiğimiz yıllarda genelde hep dizilerle ilgili söylenmiştir. Haber bültenleri, stüdyo tartışma programları ya prime time öncesinde yada geç saatte yapılır.  Benimki gibi programlarla ilgili ilgili hiçbir şaibe çıkmamıştır.  Bu dizilerin izlendiği, izleneceği gayet güzel hazırlandığı belliyken, neden bu dizilerin adı geçiyor. Bunlar zaten izlenecekler. Bugün baktım kanallara bu soruların cevabı verilmiyor. Bazı büyük yapımcılar diyorlarki; 'Birkaç küçük şirketler var' sanki bunlar yapmıyormuş gibi 'Bunların sektörden temizlenmesi gerekiyor' diyorlar. Ama operasyona bakıyoruz , hep büyük dizilerden söz ediliyor, küçük ve dizisi başarılı olamamış adamlardan söz edilmiyor” dedi.

“TEMATİK VE KÜÇÜK KANALLARA İZLEYİCİLER KAÇTI”
Okan Bayülen şunları söyledi:
“Bir varsayım olarak söylemek istiyorum. Belki 6-7 senedir büyük kanallar 'others' dediğimiz AGB'den rating almayan diğer kanallara kaçışı üzüntüyle izlemekteydiler. Ama bunun çok çabuk olacağını düşünmüyorlardı. Eskiden büyük kanallar vardı. Büyük kanallar çocuk filmlerini, sporu, haberleri, filmleri, çizgi filmleri, dizileri beraber takdim ediyorlardı. Daha sonra uzmanlık televizyonları çıktı. Yemek için başka kanal, çocuk için, spor için, haber için başka kanal seyrediyoruz. Tematik kanallar geldi. Ve bu başka kanallara kaçış yavaş yavaş yüzde 20'den yüzde 40'a çıkarak artmaya başladı. Dolayısıyla televizyonlar şöyle bir çare buldular.

Haber bültenlerini kaldırsalar olmaz, sinema kanalları çocuk kanalları var. O zaman bütün dünyadaki gibi dizi üretmeleri lazımdı. Çok pahalı, çok seyirci sağlayacak dizi üretmeleri lazımdı. Dolayısıyla öyle oldu dizilerin maliyetleri şişti. Sonuçta televizyonlar reklamverene 'Sen bana reklam rezarvasyonu ver, ertesi gün ben aldığım ratinge göre para alayım” dediler. Yani biz bir diziyi izlediğimiz zaman aslında o dizinin parası ödenmiş olmuyor. Ertesi gün aldığı ratinge göre ödeniyor. Televizyoncular yapımcılarla aynı rating anlaşmasını tekrarladılar. Yani biz bir diziyi izliyoruz, reklamcıdan gelen para bu ratinge göre geliyor. Aynı ratinge göre televizyon yapımcıya para ödüyor.

Bir konu daha ortaya çıktı. Dakika başına rating üretmek, özellikle reklamlara girildiği zaman ratingi hesaplamak demek. İki performans var. Bir dizinin performansı, diğeri de dizinin arasındaki reklamın performansı var. Eğer reklamın performansı yüksekse o zaman diziden gelen gelir de artıyor.

Bazı dizilere bakıyoruz, bu diziler reklama girdiğinde dahi ratingleri düşmüyor. Diziler alışkanlık yapıyor, halk dizinin arasında gidip başka kanallarda ne var diye bakmıyor. Dizilerin masrafları çok arttı, transfer olmaya başladılar ve televizyonların dizilerden karı azalma tehlikesi ortaya çıktı. Yine diziler izlenecekti ama bu ratinglerle izlenmeyecekti, izleyicinin tematik kanallara, küçük kanallara kaçtığı daha fazla ortaya çıkacaktı. Bunun sadece 1-2 yapımcı ve ölçüm şirketinde ayarladıkları 1-2 adam olduğunu düşünmüyorum. Bunun çok ayaklı bir operasyon olduğuna inanıyorum”

DÜNDAR: “BU OPERASYONU CANI GÖNÜLDEN DESTEKLEMEK GEREKİYOR”

Programda konuşan Uğur Dündar, “Milyar dolarların döndüğü bir sektörde haksız kazancın, haksız rekabetin, şaibenin ş sinin bile olmaması gerekir. Bu öyle bir şaibe ki; bir taraftan rating alamayanlar ve gerçektende rating alamayacak olanlar, 'Efendim işte ratingler şöyle sağlanıyor' diyerek bir mağduriyet açıklaması içine giriyorlar, diğer taraftan ratinglerini hakederek alanlar da diğerlerinin oluşturduğu töhmet altında kalıyorlar. Ratingi gerçekten hakedenler, varsa eğer bir takım manipülatif girişimler sonucunda, yolsuzluklar içinde rating sağlayanlarında ortaya çıkartılması ve sektörden dışlanması için ve bu suçların karşılığını cezalarını çekerek görmeleri için, herkesin bildiğini ortaya koyması ve bu operasyonu canı yürekten desteklemesi gerekir. Dikkat ediyorum operasyon hukuka çok uygun bir şekilde yapılıyor. Bazı yapım firmalarının büroları aranıyor, oradaki belgelere el konuluyor ama yapım şirketlerinin sahipleri apar topar polisler eşliğinde gözaltına alınarak emniyete götürülmüyor.

Burada çok farklı ve hukuka uygun bir çizgi içinde devam eden bir operasyon var. Zaten İstanbul'un Emniyet Müdür Sayın Hüseyin Çapkın son derece dürüst ve bu tip yolsuzluklarla mücadelede haklı bir üne sahip olan bir emniyet müdür. Bu şaibenin sektörden uzaklaştırılması için hayırlı bir girişim olarak değerlendiriyorum” şeklinde konuştu.

UĞUR DÜNDAR: “1990'LI YILLARDA RATİNG İDDİALARINI ARAŞTIRDIM”

Dündar, “Haber bültenleri çok geniş reklam kuşakları almadıkları için bu tip manipülasyonlara kapalı olan yapımlardır. Baştan itibaren rating ölçümlerinin şaibeli bir şekilde gelişine kafayı taktım. 1990 yılında TRT'ye Hodri Meydan programını hazırlıyordum ve çok seyredilen bir programdı. Hayatımda hiçbir zaman rating sıkıntısı yaşamış bir haberci değilim. Denek adedi bugünkünden çok azdı. AGB Anadolu diye rating şirketi kurulunca, ilk özel televizyon Star televizyon o zamanda yapımları özel tv formatına erirmemişken birden bire rating patlaması yaşandı ve TRT'yi solladı açık ara önde gider oldu. O dönemde çeşitli iddialar ortaya atılmaya başladı. Bende arkadaşlara o zaman Kadir Çelik bizimleydi, AGB'yi araştırın nasıl çalışır dedim. Biz röportaj beklerken, kapıda itiş kakış içeriye almadılar ve arbede yaşandı. Daha sonra STAR'a gittiler görüşemediler ama o zamanki patron Cem Uzan ve rating ölçüm şirketinin sahibinin orada olduğunu tespit ettiler. Daha sonra yayın yoluyla bize felaket bir saldırı yapılmaya başlandı. Elimizde sağlam olgular olmadığı için iddiada bulunamadık arbede kısmını ekrana getirdik. Ama kafamda soru işareti oluşmuştu” dedi.