Kenan İmirzalıoğlu Kıvanç Tatlıtuğ'u Kuzey rolünde beğendi mi
Kenan İmirzalıoğlu, Hürriyet'ten sibel Arna'ya konuştu.
* Neden bu sene dizi yok? Yoksa her an olabilir mi?
– Yok her an olmayacak. Önümüzdeki sene inşallah. İki yıl çok yoğun çalıştık. ‘Ezel’ kolay bir iş değildi. Hatta bugüne kadar yaptığım bütün diziler arasında en zorlusuydu. Bu sene kendimle ve sevdiklerimle ilgileneceğim. 36 saat kesintisiz çalıştığımızı biliyorum. İlk başladığımda bana “Bizim buralarda öleceksen bir hafta önceden haber vereceksin” demişlerdi. Kasetin vaktinde televizyon kanalında olmasından daha önemli bir şey yok. O yüzden bir yıl ara vermem her açıdan büyük bir gereklilik. Eskiden annem “Allah sağlık versin” derdi, oyunculuğa başladığımdan beri “Allah akıl sağlığınızı korusun” diyor. Annemin duaları bile değişti.
* ‘Ezel’ ruhunuzda nasıl izler bıraktı? Katlayıp rafa kaldırabildiniz mi karakteri?
– ‘Ezel’ rafa kaldırılabilecek bir şey değil. Onun yeri gönlümüzde. ‘Ezel’ Türk dizi sektöründe özel bir işti. Her açıdan. Özellikle ilk sene. Aynı ekip bir araya gelip tekrar ‘Ezel’ kalitesinde, tadında bir iş yapabilir miyiz; bunun garantisi yok.
* Dizi izliyor musunuz?
– Arkadaşlarımın yaptıkları işlere fikirlerimi söylemek için bakıyorum ama kaptıramıyorum kendimi. İşin mutfağını çok iyi bildiğim için hep arka plana eleştirerek bakıyorum. Öndeki büyüye kapılamıyorum.
* “Kardeşim” diye yakınlığınızı anlattığınız Kıvanç Tatlıtuğ’un ‘Kuzey Güney’ini nasıl buldunuz?
– Kıvanç bir kere çok büyük emek vermiş. Zaten konuşuyorduk altı ay gibi bir süre sıkı bir şekilde çalıştı. Hem oyunculuğuna hem fiziğine. Bence o karakteri de olabilecek en iyi hale getirmiş. Buradan tekrar tebrik ve takdir etmek isterim.
* Bu değişimin ilk adımını ‘Ezel’deki ‘Sekiz’ karakteriyle atmıştı?
– E tabii ki. Kıvanç öyle bir değişiklik istiyordu. ‘Aşk-ı Memnu’ her ne kadar büyük başarılara sebep olsa da yıpratıcı bir roldü. İnsanlarımız rolle gerçeği karıştırdıkları için onu amcasının karısıyla ilişkiye giren adam olarak haddinden fazla yordular. Genç yaşta birinin bunları göğüsleyebilmesi kolay değil. Türkiye’de işle gerçek karıştırılıyor ve oyuncuya saygısızlık yapılıyor çoğu zaman. Ama o işi ve duruşuyla tüm bunlara gerekli cevabı verdi. Ve karşılığını da alıyor diye düşünüyorum.
* Peki baklavalarını nasıl buldunuz?
– Ben Güllüoğlu tercih ediyorum. Kıvanç’ınkileri almayayım.
* O kadar kısa süre içinde bu hale gelmesini takdir etmiyor musunuz?
– Oyuncu için motivasyon çok önemli. Önünüze bir hedef koyunca yapıyorsunuz. Ben mesela ‘Yandım Ali’ye hazırlandığım dönemden biliyorum. O adamın iyi dövüşmesi gerekiyordu. O dönem derslere ve sıkı spora başladım. Bu mesleği seven insan gerektiğinde baklava da yapar, çok kilo alıp şişman da olur.